Tarsus Çayı Havzası, Adana Bölümü’nün kuzeybatısında yer alır. Tarsus Çayı (Berdan Nehri), Cehennem Deresi ile Kadıncık Irmağı’nın birleşmesiyle oluşur. Daha sonra kuzey-güney istikametinde akarak Akdeniz’e ulaşır.

Tarsus Çayı Havzası’nda, Paleozoyik, Mesozoyik, Tersiyer ve Kuvaterner’e ait formasyonlar yer alır. Araştırma sahasındaki jeolojik temeli, Paleozoyik ve Mesozoyik’e ait yaşlı birimler oluştururken, bunların üzerlerine Tersiyer ve Kuvaterner’e ait örtü formasyonları gelmiştir.

Araştırma sahasında dikkati çeken morfolojik unsurlar dağlık sahalar, plato sahaları, vadiler ve boğazlar, karstik şekiller ile ovalık alanlar ve kıyı bölgesidir.

Etüt sahasında Akdeniz iklimi’nin genel özellikleri görülür. Havzanın alçak kesimlerinde kışları ılık ve yağışlı, yazları ise sıcak ve kurak, yüksek kesimlerde kışları soğuk ve kar yağışlı, yazları serin iklim koşulları görülür.

Araştırma sahasında akarsular, göller ve kaynaklar önemli hidrolojik birimlerdir. Havzadaki su kaynakları üzerinde Akdeniz ikliminin etkileri görülür. Tarsus Çayı Havzası’nda kahverengi orman, alüvyal, kolüvyal, kireçsiz kahverengi orman, kırmızı Akdeniz, kırmızı kahverengi Akdeniz, Rendzina ve Regosel toprakları görülür.

Etüt sahasında kıyıdan itibaren değişik bitki türleri görülmektedir. Kıyı kesimlerde kızılçam ve maki türleri hâkim iken, yükseklere doğru karaçam, göknar, sedir, ardıç türlerinin oluşturduğu ormanlar yer alır. Tarsus Çayı Havzası’nda 2 ilçe merkezi (Tarsus, Çamlıyayla), 7 kasaba (Atalar, Bağcılar, Bahşiş, Huzurkent, Yeşiltepe, Gülek, Sebil) ve 89 köy yerleşmesi mevcuttur. Ayrıca çok sayıda köyaltı yerleşim birimleri görülür. Çalışma sahasındaki Tarsus ve Çamlıyayla ilçelerinin 1927–2000 yılları arasında nüfusları sürekli artmıştır. Tarsus ve Çamlıyayla ilçelerinin 2007 yılı
toplam nüfusu 330.397 iken, bu nüfusun 305.055’i çalışma sahası içerisindedir. Toplam nüfusun 234.193’ü şehirlerde (%70,8), 96.204’ü ise köy ve kasabalarda (%29,2) yaşamaktadır. Tarsus’ta nüfus yoğunluğu 174 kişi iken, bu rakam Çamlıyayla’da 28 kişidir. Ancak bu rakamlar özellikle yaz aylarında yaylacılık faaliyetlerine bağlı olarak büyük oranda değişmektedir.

Çalışma sahasının önemli yerleşim birimi olan Tarsus şehrinin Finikeliler tarafından kurulduğu sanılmaktadır. Daha sonra saha Kizvatna Krallığı, Hititler, Kueliler, Asurlular ve Mısırlılar, Kilikyalılar ve Persler, Makedonyalılar, Selefkiler (Selefkoslar), Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular, Memluklular ve Osmanlıların himayesinde kalmıştır.

Havzada ekonomik faaliyetlerin başında tarım, hayvancılık, ormancılık, sanayi ve ticaret, belli alanlarda da turizm olarak dikkati çeker. Etüt sahasının güneyindeki Tarsus’un ovalık kesimi, Mersin’in en verimli ve en geniş tarım arazisi olma özelliğine sahiptir. Bununla beraber iklimin tarıma elverişli olması bu arazilerde her çeşit tarımın yapılmasına imkân sağlamaktadır.

Havzanın güney kesimlerinde ekonomi daha fazla gelişme göstermişken, kuzey kesimlerde böyle bir gelişmeden bahsedilemez. Güneydeki ovalık alanlarda tarıma dayalı sanayi ve ticaret ön plandayken, kuzeydeki yüksek alanlarda hayvancılık ve ormancılık faaliyetleri yaygındır. Havza özellikle yaz aylarında yayla turizminin yoğun olarak yapıldığı alanlardan birisidir.

Anahtar Kelimeler: Tarsus Çayı Havzası, Tarsus, Çamlıyayla, Coğrafya

Abdurrahman DİNÇ

İlgili Çalışma: